NFT Telif Hakları

NFT ticaret faaliyetinin aynı yükselen yolda devam edip etmeyeceği, bu dağıtılmış defter teknolojisinin (DLT) önümüzdeki yıllarda nasıl gelişeceği ve bu teknolojinin fikri mülkiyet yaratıcılarının karşılaştığı birçok zorluğa çözüm sağlayıp sağlayamayacağı henüz belli değil. Çalışmalar da nasıl kimlik doğrulaması olacağı, tescili ve mülkiyetinin tasdik edileceği, çalışmaların nasıl takas edileceği ve en önemlisi çalışmalarının telif hakkı ihlalinden nasıl korunacağı bilinmemektedir.

NFT’lerin daha da geliştirilmesi için dikkate alınması ve ele alınması gereken bazı zorlukları burada değineceğiz.

Fikri Mülkiyet Hakları ve Korunması

Fikri mülkiyet sahiplerinin, fikri mülkiyet haklarını koruması önemli bir husustur. Daha fazla izinsiz kullanıma rastlandığından, yatırımcılar ve içerik oluşturucular bu ticaret biçimine yönelme konusunda daha isteksiz olabilir. Fikri mülkiyet ihlali davalarında platform operatörlerinin yasal sorumluluğu veya yükümlülüğü olup olmayacağını görmek ilginç olacak.

Belirtildiği gibi, iyi dengelenmiş bir düzenleyici çerçeve bu endüstrinin gelişimine yardımcı olacaktır. Bununla birlikte, blockchain teknolojisinin, düzenleyici makamlar tarafından fikri mülkiyet haklarını doğrulama ve koruma zorluklarıyla başa çıkmak için kullanılan çözüm olabileceği tahmin edilmektedir.

Fikri Mülkiyet Ofisleri, gerçek zamanlı arama motorları sunmak için blok zinciri teknolojisini kullanarak yenilik yapmalı ve ticari marka ihlaline karşı mücadeleye yardımcı olacak bir araç olacak başka bir blok zinciri platformu geliştirmelidirler. Kuşkusuz, bu teknolojinin fikri mülkiyet eserlerinin tescili, mülkiyeti ve korunması sorunlarını nasıl çözebileceğine dair daha fazla araştırma yapmak kritik ve gereklidir.

Akıllı Sözleşmelerin ve Kanun İhtilaflarının Uygulanması

Daha fazla dikkate alınması gereken yasal bir gri alan, NFT’lerle (ve genellikle diğer kripto varlıklarıyla) ilişkili akıllı sözleşmelerin mahkemeler önünde uygulanabilirliği ve kanunlar ihtilafının nasıl ele alınacağı ile ilgilidir.

Kanunlar ihtilafı, hangi yargı yetkisinin anlaşmazlıkları karara bağlayacağını ve uygulanacak geçerli kanunun ne olacağını belirleyen kurallardır. Blok zinciri işlemlerinin dijital doğası, tek bir işlemin farklı yargı alanlarında ortaya çıkan birden fazla yasal soruna yol açabileceği şekildedir. Kanunun, kanunlar ihtilafı endişelerini gidermek ve bu dijital işlemlerin farklı yargı alanlarında uygulanabilirliğini sağlamak için nasıl gelişeceğini göreceğiz. Kuşkusuz, uluslararası yasal çerçeve sonunda bu gelişen dijital işlem ortamına uyum sağlayacaktır.

Sanatsal veya Edebi Eserlerin Ötesine Geçen NFT’ler

NFT ticareti ‘sanatsal’ veya ‘edebi’ eserlerin ötesine geçecek ve bu tür ticaretin gayrimenkul veya düzenlenmiş finansal araçlar gibi sanatsal olmayan maddi/maddi olmayan varlıklara taşınması durumunda, gerçek hayattaki düzenleyici ve formalite gerekliliklerinin yerine getirilmesi gerekecektir.

Örnek olarak, bir taşınmaz mal satışını tamamlamak için bir tapu devrinin gerçekleşmesi gerekir ve bu tür bir tapu devrinin yürürlükteki yasalara göre geçerli ve uygulanabilir olması için birkaç gerçek hayatta formalitenin tamamlanması gerekir. Bugün olduğu gibi, bu tür düzenlenmiş gerçek yaşam varlıklarını destekleyen NFT’lerin ticareti, bir dizi gerçek yaşam eyleminin tamamlanmasını gerektirecektir ve yalnızca NFT defteri üzerindeki mülkiyet devri, unvanın devri için yeterli olmayacaktır.

Ancak bu, blok zinciri teknolojisinin gelecekte gerçek hayattaki varlıkların alım satımı ve mülkiyetinin devri için verimli ve uygun maliyetli bir çözüm sağlamak için kullanılamayacağı anlamına gelmez. İşlemlerin dağıtık defter teknolojisi üzerinde tamamlanabilmesi için kamu yetkililerinin dijital dönüşümünün de aynı şeyi yapması gerekecek. Böyle bir dijital entegrasyon ve inovasyon düzeyine ulaşmak için hala alınması gereken çok yol var.

Yatırımcı Koruması

Önümüzdeki yıllarda, NFT’ler ve diğer kripto varlıklarla işlem yaparken yaratıcı ve yatırımcı koruması sağlayacak düzenleyici çerçeve ve yönetimde daha fazla değişiklik görmeyi beklememiz gerektiği kesin.

Varlıklar üzerindeki mülkiyet haklarını korumak, mahremiyete karşı korumak ve dolandırıcılık faaliyetleri, siber saldırılar ve diğer suç faaliyetlerinin risklerini azaltmak için inovasyonu engellemeyecek gelişmiş ve dengeli bir yasal çerçeve gereklidir.

Avrupa Birliği halihazırda, mevcut AB mevzuatındaki boşlukları giderecek ve gelişen dijital araçlar ve teknolojiler hakkında yasal netlik sağlayacak bir dizi kural üzerinde çalışıyor. Bu konuda AB gibi her ülkenin de kendi özelinde kanunlar üzerine çalışması gerekmektedir.

Güvenli bir kripto alanı, daha fazla yatırımcının kripto ticaretine girmesine izin verecek ve en önemlisi, dağıtılmış defter teknolojisinin gelişmesini, ana akım haline gelmesini ve farklı endüstrilerde yaygın olarak kullanılmasını sağlayacaktır.

Düzenleyici çerçeve, manuel ve/veya verimsiz gerçek hayattaki merkezi süreçlerin neden olduğu zorlukları ele almak için blok zincirinin geliştirildiği temel ilkelerden birini kucaklayacak şekilde çerçevelenmelidir.

Sonuç olarak bu teknolojinin evrimi, içerik oluşturucuların ve yatırımcıların artan katılımıyla, giderek daha fazla yasal sorun ortaya çıkacaktır.

Efor Patent Ekibi olarak, marka-patent avukatlığı hizmeti ile telif haklarınız güvence altında!.